
Tefsir Tarihi ve Usûlü
1) Aşağıda tefsir usulü alanında müstakil olarak telif edilmiş asli ve tali kaynaklara ait eser ve müellif bilgileri için ayrılmış boşlukları doldurunuz. Her bölümde 5 adet eser ve müellif ismi yazınız.
2) Vahiy sürecinde Melek ile Peygamber arasındaki iletişimin özelliklerini Muhsin Demirci'nin kitabı özelinde yazınız ve kısaca açıklayınız (Vayhin Mahiyeti Konusu). 3) Vahyin Geliş Şekillerini açıklayınız.
A) Asli Kaynaklar:
1. Eser: Fununu'l Efnan | Müellif: İbnu'l Cevzi
2. Eser: el Burhan fi ulumil Kuran | Müellif: ez-Zerkeşi
3. Eser: el İtkan fi ulumil Kuran | Müellif: es-Suyuti
4. Eser: el Burhan fi ulumil Kuran | Müellif: el-Hûfi
5. Eser: el Akl ve Fehmul Kur'an | Müellif: Haris el Muhasibi
B) Tali Kaynaklar:
1. Eser: Mebahis fi ulumil Kur'an | Müellif: Mennau'l Kattan
1. Eser: Mebahis fi ulumil Kur'an | Müellif: Subhi es-Salih
3. Eser: et-Tefsir ve'l Müfessirun | Müellif: ez-Zehebi
4. Eser: el Tibyan fi ulumil Kuran | Müellif: Muhammed Ali es-Sabuni
5. Eser: Kur'an'ul Mecid | Müellif: Muhammed İzzet Derveze
Muhsin Demirci’ye göre vahiy sürecinde melek ile peygamber arasındaki iletişimin dört temel özelliği vardır:
Dil Birliği: Vahiy, her peygambere kendi diliyle gelmiştir; ortak dil iletişimi sağlar.
Varlık Uyumu: Melek, ya insan şekline girer ya da peygamber manevî olarak melekleşir.
Gizlilik: Vahiy, başkaları tarafından fark edilemez biçimde gizli gerçekleşir.
Süratlilik: Vahiy çok kısa sürede tamamlanır; bu da onun ilâhî niteliğini gösterir.
Vahyin Geliş Şekilleri
Kur’ân-ı Kerîm’e göre Allah’ın insanla üç yolla iletişim kurduğu belirtilir (Şûrâ 42/51): Herhangi bir beşer ile Allah’ın konuşması ancak vahiy ile yahut perde arkasından ya da bir elçi gönderip, izni ile, dilediğini vahyetmesi şeklinde olabilir. Muhakkak ki O çok yücedir, engin hikmet sahibidir.
1. Doğrudan Vahiy (İlhâm)
Allah’ın bilgi ve mesajları doğrudan kalbe çok hızlı ve gizli şekilde ilka etmesidir.
İlham tarzındaki bu vahiy, süratli ve ani bir tecellidir. Bu tür vahiy hem peygamberler hem de bazı insanlar için söz konusudur.
2. Perde Arkasından Konuşma
Sözlü bir iletişimdir; kişi konuşanı görmez ama sesini duyar.
Hz. Musa ve Hz. Muhammed'e özgü bu yöntemle, örneğin 5 vakit namaz ve Bakara Sûresi'nin son 2 âyeti verilmiştir.
3. Elçi Gönderilmesi (Melek Vasıtasıyla)
Vahiy, melek (özellikle Cebrâil) aracılığıyla peygambere iletilir.
İki şekilde olur:
Meleğin beşer sûretine bürünmesi: (Örneğin Dıhye el-Kelbî şeklinde).
Peygamberin melekiyete yükselmesi: En zor olanıdır.
Vahyin Çeşitleri
1. Vasıtalı Vahiy (el-Vahyu’l-Celî / Açık Vahiy)
Melek aracılığıyla: Cebrâil bazen kendi sûretinde, bazen insan şeklinde gelir.
Sesle gelen vahiy: Çıngırak sesi gibi duyulan, Hz. Peygamber’in en çok zorlandığı vahiy tarzıdır. Bu anda beşerî yön kısa süreliğine ortadan kalkardı.
2. Vasıtasız Vahiy
Sâdık Rüyalar: Nübüvvetten önce başlamış, görülen rüyalar aynen gerçekleşmiştir. Vahiy ilk sadık rüyalarla başlamıştır.
Nebevî İlham: Peygamberin kalbine doğrudan bilgi aktarılmasıdır; düşünceye, akla dayalı değildir.
Perde Arkasından Konuşma: Allah’ın peygamberle doğrudan, ancak görünmeden konuşmasıdır. Hz.Musa ve Hz.Muhammed'e mahsustur. Sözlü bir iletişimden ibarettir.
4) Mekki ve Medeni ayetleri belirlemedeki temel 3 kriteri yazınız ayrıca Mekki ve Medeni ayetlerin özelliklerini belirtiniz.
Bilginlerin bir kısmı mekânı bir kısmıda zamanı/hicreti bir kısmıda hitâbı esas almıştır.
- Mekânı esas alanlar: Mekke ve çevresinde inen âyetler = Mekkî, Medine ve çevresinde inenler = Medenî
- Zamanı esas alanlar: Hicretten önce inen âyetler = Mekkî, hicretten sonra inen âyetler = Medenî
Ama hicretten sonra Mekke’nin fethiyle o mekânda inenler bu taksime göre Medenî olarak tellakki edilmektedir.
- Hitabı esas alanlar: Mekke ehlini konu edinenlere Mekkî, Medine ehlini konu edinenlere de Medenî demektedirler
MEKKİ SURELER
- Secde ayetleri barındıran sureler
- Kella lafzını içeren sureler
- Ya eyyuhen nasu ifadesini içeren sureler
- Peygamberlerin ve geçmiş ümmetlerin kıssalarının anlatıldığı sureler (Bakara Suresi Hariç)
- Adem (as) ve İblisin anlatıldığı sureler (Bakara Suresi Hariç)
- Hurufu Mukatta ile başlayan sureler (Bakara ve Al-i İmrah Hariç)
- Mekkî ayetler ahlaki konuları ihtiva eder. Mesela; tevhit, şirkin butlanı, Allah’ın noksan sıfatlardan münezzehliği
MEDENİ SURELER
- Ankebut suresi hariç münafıklardan bahsedilen sureler
- Daha çok ibadet, muamelat ve amel boyutlu hususları ihtiva eder
- Daha uzun ve hüküm içeriklidir
- Ceza (had) ve miras (feraiz) hukuku içeren sureler
- Cihad ile ilgili hükümler içeren sureler
5) Esbababü'n nüzulü bilmenin olumlu ve olumsuz sonuçlarını yazınız. (Kaynak; Muhsin Demirci)
Olumlu sonuçlar:
1) Âyet/sûrenin ilâhi maksada uygun şekilde yorumlanmasını sağlar, konulan hükümlerin hikmetlerinin kavranmasına yardımcı olur.
2) Âyetler arasında var olduğu zannedilen müşkillerin halledilmesine katkıda bulunur.
3) Müphem âyetlerin anlaşılmasını kolaylaştırır.
4) Âyet/sûreler arasında münâsebet kurmaya yardımcı olur.
5) Hasr veya tahsis şüphesini ortadan kaldırır.
Olumsuz sonuçlar:
1) Âyetlerin nüzûlüne sebep olan olay ve tarihî şartlarla sınırlı görmek.
2) Yorum zenginliğine engel olmak.
3) Müfessirleri gereğinden fazla meşgul ederek onların mesailerini verimsizleştirmek.
4) Ortaya çıkan birtakım yeni problemlerin Kur’an’ın genel perspektifi içinde değerlendirilmesini önlemek.
6. Kur'an'ın inzâline dair görüşleri yazınız. (Menna' daki 3 mezhep)
Birinci Mezheb:
Bu mezheb, İbn Abbas ve bir grup âlimin benimsediği ve cumhur ulemânın görüşü olup, Kur’ân, önce topluca dünya semasındaki Beytü’l-İzze'ye indirilmiş, ardından 23 yıl boyunca olaylara göre peyderpey olarak Hz. Muhammed ﷺ’e vahyedilmiştir. Bu inişin amacı, Kur’ân’ın şanını melekler nezdinde yüceltmektir.
İkinci Mezheb: Şa'bî'den rivayet edilmiştir. Bu görüşe göre, söz konusu üç âyette Kur’ân’ın inişinden maksat, onun ilk defa Allah Resûlü’ne indirilmeye başlanmasıdır. Kur’ân’ın indirilişi, Ramazan ayında Kadir Gecesi'nde başlamıştır; bu gece, "mübarek gece" olarak anılır. Daha sonra Kur’ân, yaklaşık yirmi üç yıl boyunca olaylara ve durumlara göre aşamalı olarak inmeye devam etmiştir. Bu görüşe göre Kur’ân’ın, tek bir inişi vardır; o da peyderpey şekilde Allah Resûlü’ne indirilmesidir.
Üçüncü Mezheb:
Bu mezhebe göre, Kur’ân yirmi üç Kadir Gecesi boyunca, her yıl bir Kadir Gecesi'nde, bir yıllık vahiy miktarı olacak şekilde dünya semasına indirilmiştir. Yani her sene Kadir Gecesi'nde, o yıl boyunca Allah Resûlü’ne indirilecek miktar, topluca dünya semasına (Beytü’l-İzze’ye) indirilmiş; ardından bu miktar, yıl boyunca peyderpey olarak Hz. Muhammed ﷺ’e vahyedilmiştir.
7) Kur'an'ın tenzilî (peyderpey) inmesinin hikmetlerini yazınız.
Kur’ân’ın tedrîcen indirilmesinde bir takım hikmetler söz konusudur:
1. Yeni gelişmelere paralel olarak inmesi; sorunların çözümüne yöneliktir. Ancak Kur’ân, ezelî ilâhî kelâmdır; olaylar olmasa da aynı vahiy inerdi.
2. Hükümlerde öncelik sırası gözetilmiştir: Önce ana hükümler, sonra tamamlayıcı ve tali hükümler indirilmiştir.
3. Kolaydan zora bir geçiş vardır: Hükümler, mükellefiyet açısından genellikle kolaydan zora doğru indirilmiştir. Aşamalı iniş, toplumu yeni hayat tarzına alıştırdı.
4. Zaman içinde iniş, fakihler için önemlidir: Vahiy ihtiyaç anında geldiğinden, hukukçular naslarla olaylar arasında ilişki kurarak hüküm çıkarma kolaylığı elde etmişlerdir.
8. Kur’ân-ı Kerîm’in Resûlullah, Hz. Ebû Bekir ve Hz. Osman dönemlerinde gerçekleştirilen toplama (Cem') faaliyetlerinin özelliklerini kısaca açıklayınız.
1. Resûlullah (s.a.v.) Dönemindeki Cem' (Toplama):
Vahiy Sürecinde Gerçekleşti: Kur’ân, 23 yıl boyunca parça parça nazil oldu. Her ayet indirildikçe, vahiy kâtipleri tarafından yazıya geçirilirdi.
Ezberleme ve Yazıya Geçirme: Ashâb-ı kiramdan birçok sahabî ayetleri ezberledi. Ayrıca Resûlullah’ın emriyle vahiy kâtipleri, ayetleri deri, kemik, taş ve hurma yapraklarına yazdı.
Ayetlerin Yeri Belirlenirdi: Resûlullah, indirilen ayetlerin hangi sûreye ve nereye konulacağını vahiy doğrultusunda belirlerdi.
Resmî Bir Mushaf Haline Getirilmedi: Vahyin devam ettiği bu dönemde Kur’ân tek cilt haline getirilmedi.
2. Hz. Ebû Bekir Dönemindeki Cem':
Yemâme Savaşı Sebebiyle Başlatıldı: Kur’ân hâfızlarının büyük bir kısmı bu savaşta şehit olunca, Kur’ân’ın kaybolmasından endişe edildi.
Hz. Ömer’in Teklifiyle Başladı: Hz. Ömer’in tavsiyesiyle Hz. Ebû Bekir, Zeyd b. Sâbit başkanlığında bir heyet kurdu.
Yazılı ve Ezberden Kontrol: Metinlerin kabul edilmesi için Hz. Peygamber’in huzurunda yazıldığına şahitlik edecek 2 şahit istenmiştir. (Huzeyme b. Sâbit’in getirdiği metinlerde şahit istenmemiştir)
Tek Mushaf Haline Getirildi: Toplanan Kur’ân, resmî bir Mushaf haline getirildi ve Hz. Ebû Bekir’e, ardından Hz. Ömer’e, onun vefatından sonra da Hz. Hafsa’ya teslim edildi.
3. Hz. Osman Dönemindeki Cem':
Kıraat Farklılıkları Gündeme Geldi: Farklı bölgelerdeki Müslümanlar arasında kıraat farklılıkları ihtilafa yol açtı.
Tek Nüsha Üzerinden Çoğaltma: Hz. Osman, Hz. Hafsa’daki mushafı esas alarak Zeyd b. Sâbit liderliğinde yeni bir heyet kurdu.
Çoğaltma ve Dağıtma: Kur’ân nüshaları çoğaltıldı ve büyük İslam şehirlerine gönderildi.
Farklı Mushaflar Yakıldı: Birkaç Kur’ân nüshası yazılacak muhtelif beldelere gönderilecek, daha önce yazılıp kıraâtı ve kitâbeti bu örnek nüshaya uymayan Mushaflar ya da sahifeler yakılarak imha edilecektir.
Lehçe Tercihi:Eğer komisyon üyeleri arasında lehçe bakımından herhangi bir ihtilaf ortaya çıkarsa, Kureyş lehçesi esas alınacaktır.
7 Harfin Terkedilmesi: Hz. Peygamber’in son arzada okumuş olduğu bir harf alınıp, altı harf terk edilecektir.
9) Surelerin tertibine dair görüşleri belirterek kendi tercihinizi delillendiriniz.
Sûrelerin Kur’ân’daki sıralanışı konusunda âlimler üç farklı görüşe sahiptir. Birinci görüşe göre tertip sahâbenin içtihadına dayanır; İmam Mâlik ve el-Bâkillânî bu görüşü savunur. İkinci görüşe göre sûrelerin sıralanışı tevfîkîdir, yani Allah’ın emriyle belirlenmiştir(vahye dayanır); İbnu’l Enbârî bu görüştedir. Üçüncü görüş ise kısmen vahiy, kısmen içtihatla belirlendiğini savunur. Buna göre bazı sûrelerin yeri vahiy ile, bazıları ise sahâbe tarafından düzenlenmiştir.
Kendi tercihinizi belirtiniz..
10) El-Ahrufu's-Seb'a hakkinda ileri sürülen görüşleri yazınız.
(a.) Zayıf görüşler
- Yedi harften maksat nâsih, mensûh, umûm, husûs, mücmel, mübeyyen ve müfesserdir.
- Mukaddem, muahhar, ferâiz, hudûd, mevâiz, müteşâbih ve emsâl.
- Emir, nehiy, taleb, duâ, haber, istihbâr ve zecr.
- Meşhur yedi imamın kıraâtıdır.
- İsbât ve icâd ilmi, tevhid ilmi, tenzih ilmi, zât sıfatları ilmi, fiil sıfatları ilmi, af ve azâb ilmi, haşr ve hesâb ilmi, nübüvvet ilmi ve imâmet ilmidir.
- Ebû Bekr, Ömer, Osman, Ali, İbn Mes’ud, İbn Abbâs ve Ubeyy b. Ka’b kıraâtlarıdır.
(b.) Kuvvetli görüşler
- Yedi harf, Arap kabilelerinden yedisinin dilidir.
- Yedi harften maksat aynı manayı gelen çeşitli lafızların yedi vechidir, eş anlamlı kelimeleri birbirinin yerine koyarak okuma tarzıdır.
- Yedi harfle kastedilen yedi vecih{tarz}dır.